- açık öğretim
- n. correspondence school
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
açık öğretim — is., eğt. Dersleri radyo, televizyon vb. araçlarla yayımlanan veya posta ile ilgililere ulaştırılan eğitim … Çağatay Osmanlı Sözlük
öğretim — is. 1) Belli bir amaca göre gereken bilgileri verme işi, tedris, tedrisat, talim Ben bizzat bölükte ilköğretim hocalığı yaptım. F. R. Atay 2) Öğrenmeyi kolaylaştıracak etkinlikleri düzenleme, gereçleri sağlama ve kılavuzluk etme işi Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
açık — sf., ğı 1) Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı Açık pencerenin önünde denize karşı saatlerce dertleştik. R. N. Güntekin 2) Engelsiz Açık yol. 3) Örtüsüz, çıplak Açık baş. 4) Boş Kâğıtta açık yer kalmadı. 5) Görevlisi olmayan, boş (iş, görev) … Çağatay Osmanlı Sözlük
açık lise — is., eğt. Liselerde uygulanan açık öğretim biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kredi — is., ekon., Fr. crédit 1) Borç ödemede güvenilir olma durumu Piyasada kredisi var. 2) ekon. Ödünç alınan veya verilen mal, para Kredi almada, senet ödemede, şunda bunda oldum olası kolaylık göstermişlerdir. A. İlhan 3) mec. Güven, saygınlık,… … Çağatay Osmanlı Sözlük